Çalışmayı durdurmuştu! Hubble’ın akıbeti belli oldu!
2 mins read

Çalışmayı durdurmuştu! Hubble’ın akıbeti belli oldu!

Uzayın gizemli sır perdesini aralayan NASA’nın Hubble Uzay Teleskobu geçtiğimiz günlerde tüm uzay dünyasını telaşa düşürdü. Bir arızanın neticesinde çalışmasına kısa süre ara verdi. Kendini güvenli moda aldı.  Teleskop ilk kez 19 Kasım’da jiroskoplarından birinde sorun yaşadı. Cuma günü itibariyle tam zamanlı olarak görevine geri döndü. İşte detaylar…

Hubble Uzay Teleskobu tekrar çalışıyor!

Hubble Uzay Teleskobu, bileşenlerinden birindeki sorun nedeniyle birkaç haftayı güvenli modda geçirdi. Ardından 8 aralık cuma günü tekrar aktif oldu. Teleskop ilk kez 19 kasımda jiroskoplarından birinde sorun yaşadı. Sonraki günlerde birkaç kez güvenli moda girip çıktı.

Sorun, teleskobun, teleskopu doğru yöne yönlendirmeye yardımcı olan üç çalışır durumdaki jiroskopundan birinden kaynaklanıyordu. Aslında teleskobu bunlardan yalnızca biriyle çalıştırmak mümkündü. Ancak gözlemler arasında teleskobu yeni bir hedefe taşımak daha uzun sürecekti. Bu da gözlem süresininde zaman kaybına neden olacaktı. NASA’nın teknik ekibi soruna çözüm buldu. Üç jiroskopun tamamı artık tekrar kullanıma sunulduğundan, teleskop bilimsel operasyonlara geri döndü.

Şu anda teleskopun aygıtlarından ikisi çevrimiçi durumda. Ardından diğer aygıtlar önümüzdeki birkaç hafta içinde tekrar çevrimiçi duruma getirilecek. NASA bu konuya ilişkin bir açıklama yaptı: “Hubble’ın iki ana kamerası, Geniş Alan Kamerası 3 ve Gelişmiş Araştırma Kamerası, bilimsel gözlemlerine cuma günü yeniden başladı. Ekip bu ayın sonlarında Kozmik Köken Spektrografı ve Uzay Teleskobu Görüntüleme Spektrografının operasyonlarını yeniden başlatmayı planlıyor.”

Hubble son yıllarda daha yeni ve daha güçlü James Webb Uzay Teleskobu’nun gölgesinde kaldı. Ancak bu iki teleskop farklı dalga boylarında çalışıyor. Dolayısıyla gökbilimcilerin her iki teleskopa da erişmesi önemlidir. Hubble öncelikle insan gözünün gördüğüne eşdeğer olan görünür ışık dalga boyuna bakıyor. Ayrıca ultraviyole ve yakın kızılötesi dalga boylarına da bir miktar hassasiyet gösterir. Böylece bulutsuları ve yakındaki galaksilerin çarpıcı görüntülerini yakalayabiliyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir